Postüral Stabilizasyon

Doğru postür ve stabilizasyon, otururken veya yürürken dik durmaktan çok daha fazlasıdır, bize kas-iskelet ve sinir sistemimizin nasıl çalıştığı hakkında ipuçları verir.
Bebeklikte motor gelişim aşamalarında meydana gelen bir değişiklik veya eksiklik, günlük yaşamdaki duruş alışkanlıkları ve emosyonel yükler vücutta kas tonusunda değişimlere sebebiyet vererek postüral stabilizasyonu önemli ölçüde etkilemektedir.
POSTÜRAL STABİLİZASYON YETERSİZLİĞİNDE ORTAYA ÇIKAN PROBLEMLER
- Kronik ağrı
- Üriner inkontinans (idrar kaçırma)
- Günlük yaşamda gereğinden fazla enerji harcamak
- Yanlış solunum paterni
- Sindirim problemleri
- Aktivite ile birlikte meydana gelen yaralanmalar
- Lokomotor sistem rahatsızlıkları
- Postüral instabiliteye bağlı duruş bozuklukları
Stabilizasyon egzersizleri denildiğinde aklımıza ilk olarak omurga etrafında bulunan ve destek görevi gören gövde kaslarının kuvvetlendirilmesi gerektiği gelir. Fakat yapılan en güncel akademik çalışmalar kuvvetlendirme egzersizlerinin postüral stabilizasyon sağlama konusunda yetersiz olduğunu desteklemektedir.
Doğru postüral stabilizasyon stratejisinin uygulanması için;
- 360 derece ekspanse diyafram solunumu
- Eklem hizalanması
- İntraabdominal (karın içi) basıncın regülasyonu
- Kas tonusunun dağılımı
- Derin kasların aktivasyonu sağlanmalıdır.
Yapılan egzersizlerin vücut biyomekaniğine uygun olması ve diyafram solunumu ile desteklenmesi stabilizasyon için şarttır. Doğru diyafram solunumu karnın önüne, her iki yanına ve belin arkasına sanki bir balonu 360 derece genişletecek şekilde olur. Bu şekilde diyafram kası, hareket sırasında postüral stabiliteye (kontrole) katkıda bulunur. Bu nefes aynı zamanda Vagus sinirini uyararak kaygının azalmasına, hipertansiyonun düzenlenmesine ve dolaşım sisteminin işlevlerini iyileşmesine katkıda bulunur. Ancak iyi bir solunum ile diyafram kası stabilizasyon görevini yerine getirebilecek şekilde hareket edebilir ve karın içi basınç düzenlenmesini sağlayabilir.
Doğru stabilizasyon stratejisini ve solunumu günlük yaşamdaki hareketlerimize adapte etmeliyiz. Bu sayede otururken, yürürken, spor yaparken, bir şey taşırken daha az enerji harcayarak daha fonksiyonel ve sağlıklı hareket paternleri geliştirebiliriz.
Kaliteli postüral stabilizasyon ve doğru solunum paterni, eklemlerimize binen yükün ve yaralanma riskinin azalmasını sağlar. Sinir sistemi regülasyonunu mümkün kılar ve ağrıları azaltır. Hareket kontrolünde ve fonksiyonel kapasitede artış sağlar. Daha başarılı bir rehabilitasyonu mümkün kılar.
Postüral stabilizasyonu geliştirmeye yönelik uygulamalar bireyin detaylı olarak değerlendirilmesi sonrasında planlanmalı, terapi planları kişiye özel olarak hazırlanmalıdır.
Postüral stabilizasyon ile ilgili detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

